COVID-19 salgını günlük aktivitelerimizin tamamını etkiledi. Bazılarının durdurulmasına, bazılarının yok olmasına, bazılarınınsa şekil değiştirmesine sebep oldu. Örneğin diş tedavilerinde randevular arasındaki süre daha da açıldı, klinik düzenleri değişti, hasta ve hasta yakınlarının HES kodu sorgulanmaya başlandı vb. Peki diş tedavisi hekim ve hasta açısından risk taşır mı? Aerosol korkuları haklı mı?
COVID-19 üzerine birçok araştırma sürdürülüyor, her gün yeni bilgiler edinmeye devam ediyoruz. Pandemiden etkilenen diş tedavileri de bilim insanlarının merceği altında. Ohio Eyalet Üniversitesi araştırmacılarının Journal of Dental Research’de yayınlanan çalışmasında, diş tedavisindeki bir dizi işlemde; personel, ekipman ve aerosollerin ulaştığı diğer yüzeylerden örnekler topladı. Önceki araştırmalar, aerosollerin tedavi ekibine ve hastanın göğsüne düşme eğiliminde olduğunu ve 11 fit kadar uzağa gidebildiğini gösteriyordu. Ancak yeni çalışmalarda, yalnızca bakterilerin varlığı bulundu, nadiren organizma tespit edildi ve kaynağı belirlenemedi. Yeni çalışmada, asemptomatik hastaların tükürüğünde düşük seviyelerde SARS-CoV-2 virüsü tespit edildiğinde bile tedavi sırasında üretilen aerosoller koronavirüs belirtisi göstermedi. Makalenin baş yazarı Prof. Periodontolog Purnima Kumar, "Dişlerinizi temizlettirmek, COVID-19 enfeksiyonu riski açısından muayenehanede ikram edilen bir bardak sudan içmekten daha fazla değildir" diyor. Profesör, bakterilerin kaynağının tükürük olmadığını belirtip "Bu virüsün aerosol yoluyla yayıldığını ve muayenehanede konuşma, öksürme veya hapşırma ile hala yüksek bir bulaşma riski taşıyabileceği gerçeğini unutmamalıyız"
Yeni araştırmalarla elde edilen yeni bilgiler risk kaynakları ve önlemlerimizi gözden geçirmemize ve değiştirmemize sebep olabiliyor.
Kaynak: Elvan Genç (VYG) - dentiss.com/dis-tedavilerinde-covid-19-riski-hakkinda-yeni-arastirma-y2927
Yorumlar
Bu sayfalarda yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan site sorumlu tutulamaz.